UYKU AMA GÜNDÜZ OLANINDAN
Gökkuşağının altında bir yudum huzur ve bu karmaşık hayattan uzaklaşılan küçük, güzel dakikalar... Gün doğduktan sonra gözlerimin kapalı olduğu her dakikayı olabildiğince güzel anlatmaya çalışırım. İnsana bir armağandır gündüz uykuları. Aç hayatta, aç olduğum yegâne sevgilim...
Bayılırım uyandıktan sonra doyamayıp beş dakika daha uyumalara. Yirmilik olanı daha güzel aslında ama şu okul olmasa... Tam alarm çalar. Nasıl oluyorsa da hep uykunun veya rüyanın en tatlı yerinde olunur. Her yanı ayrı güzel olan uyku için bunu denk getirmek zor olmasa gerek.
Uyurum, uyurum, uyurum... Lakin ben en güzel, gündüzleri uyurum. Gözlerimi kapadığımda karanlığı değil, o turunculu sarılı, aklı karışık ortamı isterim. Ben o sadece bana ait olan iki perdeyi severim.
Gözlerimizi kapadığımızda özel bir dünyaya kucak açarız. Orası bizimdir. İstesek de istemesek de sadece bizim. Rüyalarımızın hüküm sürdüğü ve yalnızca bize izin verilen özel mekânımız ve bu mekânda huzur bulmamak elde değil.
Uyku, özellikle gündüz uykuları, yaşamak için büyük bir motivasyon kaynağı bence. Milyonlarca insanı fark etmeseler de hayata bağlıyor, hayatı simgeliyor.
Uyanık olman gereken saatlerde umursamazca uyumak... Ne olduğu belirsiz bu dünyada paranoyakça başarı hırsı... Sonsuz uykum da bu kadar güzel olacaksa...
Melike Şevval AKIN 11-F